Korona Virüsü , Fazisim ve Icgözlem/ icbakis Düzenliyorum

Korona Virüsü, Dünya nin, küresel sosyal dokusunu ve düzenini bozdu. Zengin fakir ayirt etmeden insanlarin üzerinde ki bu ugursuz felaket hepimize bir ders niteliginde. Suriyeli bir cocuk ölmeden önce ” Allah´a herseyi anlatacagim” demesi gibi, Afrika da aclikdan susuzlukdan kemikleri görünen cocuklar, anneler gibi, simdi avrupa da stoklanan gidalar, kapis kapis edilen lavobo icin tuvalet kagitlari, peceteler, desenfekte ürünleri, kolonyalar, maskeler. Kitlik varmis gibi kapisilan ürünler, korkularindan hastaneden calinan maske ve desenfekteler. Fisatcilik, sahtekarcilik,  fiyat yükseltip ürün satmaya calismak. Iste hepsi de insanligi dünya malina önceliklestirmekten kaynaklaniyor. Hindistan da, Kudüs de, Cin de ve bir cok yerde yapilan müslümanlara gaddar ca zalimce, zülümler gibi iste o mazlumlarin ahini alanlara Allah ders verir derecesine bizleri uyariyor, ve sinava sokuyor.  Hepimiz imtihandayiz. Mültecilerin avrupaya göc etmek zorunda kalmasi gibi. Ne vatanina doydular ne vatan buldular. Vatansiz kaldilar iki arada bir derede Yunanistanin hirsina, hicmina ugradilar. Zalimce, gaddarca merhametsizce sömürülen ülkelerin acisini simdi yapan ülkelerin cogu cekiyor. O incinen yürekleri hoyratca harcanan insanligin acisini simdi yasiyor bir cok ülke.  Doga nin organik halini, gidayi gida endüstürüsü ile harcadillar. insanin sagligini  bozdular, ziyan ettiler.  Bu virüsün diger virüsler den cok farkli oldugunu söyleyen bilim adamlari nasil ulusal olarak tedbir almamiz gerektigini insanlara duyurdular, acikladilar. Pek kullak asmayanlar, durumu ciddiye almayanlar salginin cogalmasina razi oldular. Uluslar karantineya almis da ne yazar insanlar nefini karantinya almadiktan sonra.

Cin, italya, Amerika dan sonra Refah ülkelere sahip Avrupa birligin merkezinde yogunlasan  Korono Virüsü vakasi salgini insanlari karantine altina alinmasina sebep oluyor. Bir cok ülke de 14 gün okular ve kurumlar tatil edilirken bir yandanda korono vürüsle nasil mücadele etmemiz gerekecegini günden güne ülkelerin basbakanlari milletvekilleri, yetkilileri aciklamalar yapmaya devam ediyor. Ulusal olarak korunmak icin kurallar ve kisitlamalar her gecen gün yenilige ugruyor. Dünyaya hüküm etmis emperyalist ülkeler, özgürlük, hak hukuk dan adalet den bahsetip yillarca mazlumlari sömürdüler. Yillardir bilim ve teknolojisi ile güc ve parasini calistiranlar simdi ne paralari ne teknolojileri bu virüsü yok etmeye gücleri yetiyor. Türkiye isin tedavisi ile tedavi bulusunu bazi gazeteler yaziyor. Bir cok ülke asisini bulmak icin arastirma yaparken bazi bilim adamlari zaten asisi var diyor. Güven olmayan yerden medet umulmaz.  Modernizim adi altin da hürce, özgürce istedigini konusmak, kendisi gibi olmayanari dislamak, ayrimcilik yapmarak, fasizmi beslemis olan kapitalist ülkelerin liderlerin kendi menfaatlerini üst seviyede tutmak icin ugras sergilerken. Kendine benzemiyenler icin gastrit varmis gibi derin ve yikici bir kin ve nefreti kustuklari icin, simdi de topluma ayna olmaya calisirken ayna tersine isinlandi kendi agizlarindan burunlarindan geliyor yaptiklari. Virüs kadar Allah dan korksaydik böyle affetler basimiza gelmezdi. Umarim biraz olsun yüreklerde Korono vürüs empati duygusunu atirir. Korktugumuz basimiza gelmemesi icin iyi seylere odaklanmamiz gerek. Virüs den korkmaya gerek yok. Allah var gam yok.

Parasini konusturan, diledigi plan ve projelerle dünya liderleri Billimin ve  teknoloji nin gücüne inananlar, inanmamiz icin bizlere her sekilde empoze ettiler. 4. senayiye gecmek icin virüs türretiler. Görünmeyen bir virüs den panik ve korku dan önlemler aldilar. Bazi bilim adamlari, arastirmacilar, analizciler gelecegin  silahi biolojik silahlar oldugunu ve virüs ve mikroplarin insanlari hasta edip. Dünya da ki nüfüsu azaltmak istediginden bahsediyorlar. Bu virüs ve mikroplarin genetigi ile oynanmis ve degistirilmis mikro organizmalardan olusuyorlar. Seytani akil gibi hic bir güc Rahmani aklin önüne gecemez. Kuran ve nörobilim ile ilmimizi kuvetlendirirsek Seytani akli Allahin izni ile malup edebiliriz.  Korona virüs  de Hic bir insanin Irk din dil etnik kökeni ayirt etmeden bulasabilen bir salgin, hastalik, veba oldu. Hepmiz de insan oldugumuzu, et ve kemik den olustugumuzu hatirlatiyor.

Firavunu cok azmasindan dolayi topal sinek Allah ´a demis ömrüm az kaldi. Senin icin ölmeden birsey yapmak istiyorum. Rabbim Allah da senin görevin Firavunun burnuna girmen ordan beynine gitmen. Birgün Firavunun burnuna aniden girip o kücücük topal sinek beynine gecer. Firavun kendi kafasina vurarak beynini parcalar. Hükümdarken kücücük topal sinek Firavuna sonun olabiliyor. Allah insan ayirmadan, azani da azmayani da yok edebilir. Iste ne oldum degil ne olacagimiz önemli. Korona Virüs bile kocaman Beni yok edebilecek güce sahip iken hic kendimize ic gözlem yapiyormuyuz?.

Ecel bu ya, kimsenin dinine irkina bakmaz, kimsenin de egosunu, mevkisini, tanimaz, kimsenin iyiligini görmez. Vaade geldi mi bu dünya daki zaman bitmistir demektir ve ahirete yolculuk baslamistir. Büyüklenme insanoglu senden Büyük Allah vardir. Yüce Rabbimizin gücünü ve insanin acizligini ortaya seriyor. Her insan ölümü tatacaktir sözünü hatirlatiyor.

Insan Ôlümlü oldugunu ve hatirlamasi gerektigini unutmamasi gerek.  Herzaman icgözlem yapmak, düsüncelerimiz, duygularimizi olumsuz yönde degil olumlu yönde arindirarak temizlememiz gerek. Nasil inanan insanlar abdest aliyorsa, nasil virüs oldugu icin daha cok temizlige, hijene önem gösteriliyorsa icimizde ki kötü duygulari, da arindirmamiz temizlememiz arada bir kontrol etmemiz, yoklamamiz gerekiyor. Yoksa dünya hayatina dalip insanlik, ahlak, vicdan, merhamet gibi duygulari hatirlamamiz zor olur.

Zor zamanlar da insanlar nasil hayvani duygularini ve beynimizi o yönde kullanarak hareket ediyor. Cünkü korku panik sikinti ve tartisma anlari nefsimiz devreye alir ve nasil fitratimizi duygu ve düsüncelerimizle beraber yansitip, harekete gectimizi ve kullandigimizi gösteriyor.  

Ne zaman kişiler ile değil de fikirler ve cözüm önerileri hakkında konuşursak. Ne zaman siyaset ve partiler değil de birlik beraberlik insanlik için konuşursak. İşte ozaman farkındanlık yapabilecek düzeye geleceğiz. Maalesef bunun tam tersi olduğu için toplum olarak boş işler ile uğraşıyoruz . Insaniyet mertebesine de düsünceye göre halin belirgenlesir.

 INSANİYET MERTEBESİ
(Şuhl) Onunki benim olsun
(Buhul) Bende var onda olmasın
(Hased) Bende yok onda da olmasın
(Gıpta) Onda var bende de olsun
(Sehavet) Bende var onda da olsun
(Cud) Bende yok ama onda olsun
(İsar) Benim değil onun olsun
(Fakr) Onda yok bende de olmasın
Siz hangi sınıftansınız? Hoyratca harcadigimiz para ile mal mülk, gida, esya alirken egomuzu da hassed kibir, cekememezlik gibi davranislarla doldurduk.

Başkası ile uğraşıyor, hased edip iyi iş yapanlara da köstek oluyoruz. İyi iş yapanlara da çelme takıyor engeller üretiyoruz. dedikodu fitne fesatlık değince ufak çocukları gündem yapacak kadar dilimiz herşeye dönüyor ama iş ciddi ve önemli konulara gelince bana dokunmayan bin yıl yaşasın moduna giriyoruz. Türk ve müslümana yakismayan davranislar. Ôzümüzden ne kadar uzaklasirsak, Allah korkusu olmasa, aile terbiyesi temel den verilmemise olacagi bu malesef.

Bu Virüsün nasil hizlica serpmesi gibi Avrupa da ki irkcılığın büyümesinde hepimizin sucu var. Umursamiş gibi yapsak da passif halde sadece dilimiz laf kalabalığı yapıyor icaat ve girişim yok. Maalesef bu yüzden gelişemiyoruz.. Aynı yerde sayıyoruz. Ne zaman birlik olur ağzı laf yapanlara politikaya girmeleri için destek olursak ozaman iyi olur. Tek birakırsak onları yine fayda olmaz. İslam dinini doğru şekilde tebliğ yöntemlerini bilmesek daha başımıza çok şey gelecektir. Kuran ı Kerim'i anlayalım ve tevcid meal okuyalım. Anlıyalım ki gerektiği yerde cevap verebilelim. Adımız sadece müslüman yaşantımıza ne kadar katıyoruz ve ne kadar dürüst müslümanız ki bizlere irkcılık yapmasınlar. Felaketler, vebalar, vürüsler bizlere de ugrayabilir. Sözümüz ve özümüz ve yaşantımız bir olursa ozaman topluma ayna oluruz. Suan yaşadığımız aynı yüksek bir yerden bağrınca tekrar sesimizin bize yansıması eko yapması gibi söylediğimizi kendimiz duyuyoruz çünkü örnek insan ve müslüman değiliz umursamazlar. Ne zaman doğru dürüst müslüman Türk olursak ozaman topluma ayna oluruz. Irkcılık da azalır. Yaptığımız yanlişlar sadece kendimize değil toplumumuza da tanıması işte bundandır. Örnek Müslümansan neden Alkol içiyorsun kendine sordun mu? Neden haram yiyorsun? Neden dedikodu yapıyorsun? Bunun gibi bir çok soru. Çok ufak görünsede işte toplumumuza zararı budur. Dürüst olmayanlar yüzünden başkası da irkcılık yaşıyor.

Herzaman icin Kendi kendimizi sorgulamamiz iyidir. Farkindanlik olur.

Inanca duyarlı biri olarak , inançlı insanların dikkatine sunulmuş bir yazı sadece . Muhatap inananlar . Inananlar için bir özeleştiri . Gelip geçici zaten sonu ölümlü şu dünyanın, hayatın son bulması o kadar korkunç sayılmaz . Esas tehlike ve sorun inananlar için şunlardır şirk ,küfür ,ahlaksızlık, kul hakkı , imansızlık , vs . Çünkü inananlar için hayat sadece bu dünya hayatı değildir . Bide ahiret hayatı var arkasında esas yurt orası . Ebedi sonsuz hayat sürmek isteyenler için manevi virüslere dikkat etmek lazım gelir diye düşünüyom . Hem maddi virüslere bu kadar özen gösteren inanlar elbette sonsuz ebedi hayatları içinde manevi virüslere daha fazla ehemmiyet gösterecektir . Ahiret ve dünya hayatına göre daha az ve lüzumsuz değildir elbette.

Virüs konusu dan Cok panik olan insanlar olabiliyor. Tedbir alip yaşadığımız ülkenin yetkililerin sözlerini önemseyip davranmamız gerek ve gerisini Allaha birakmak gerektigini düsünüyorum.

Bu Yukarda ki kiyaslama elbette farkli konteks virüs ayri konu inanc ayri konu. Burda söylemek istenedigim panik yapmaya gerek Yok sakin kalmak tedbir alip gerisini Allaha birakmak. Ve Tabi ki  Kisisel olarak kendimizi sorgulamamizi istiyorum. Virüs Insanlari endiseye soktuysa Sakinlesmeleri icin farkli konuya girerek kiyaslamak Iyi olabilir. Bazilari bilimsel yaklasir Bazilari inancsal bazilari felsefe yapar iste Nasil yaparsa yapsin Bu insani biraz olsun suanki durumumdan uzaklastirip farkli boyuta cekmektir. Yukari da ki sorular ahiretin önemini hatırlatıyor ve ölüme ne kadar yakın olduğumuzu virüs den korkmak yerine ahirete önem vermemizi. Yalan söyleyen, sahtekar, fırsatçılık, dürüst olmayan, bir sürü insan var ve bu insanlar virüs gibi çoğalıyorlar. Neden? Dünya mali için menfaat için birşeyler peşindeler. Ölmeyecekmişiz gibi birbirine kötü davranan hased yapan, kalp kıran, dedikodu, fesatcilik, giybet yapan insanlarla dolu dünya. Fikirler ile değil kişiler ile uğraşanlarla dolu.  Ne kadar dogru dürüst müslümaniz ki bu soruyu ne kadar iyi olsak da sormamız iyi olur çünkü biraz olsun insan dünya konularından arınıp ahiret düşünüp ona göre yol alıyor yada almiyor herkes kendi şeçimini yapıyor.

Dünya sevgisi için de yaşayıp maneviyata, ahirete ve insana önem vermekten çok mal ve mülke önem verenlerin çoğalması yada yalancılık, dürüst olmamak gibi karakterlerin çoğalması da virüs sayılacak kadar insanları sıkıntıya sokan durumlar. Bu virüsler de farklı virüs ama insanın ruhsal olarak iyi olması için insani sosyal ilişkiler de güven bulması lazım. Bu güven olmasa ruhumuz bu gibi olumsuz davraniş ve karakterler yüzünden virüs gelir herbirinizin içimizde ki vicdani duygularımızı kurt gibi yer bitirir.

Ya iyi insan vardır yada kötü. Kötü insanın kalkani ile iyi insanın Kalkanı bir olmaZ. Fıtratı,Karakteri farklı olan insanın virüs de farklı işler. Virüs aslın da hepimize bir ders, kendimizi sorgulamamız için, zor durumlar da nasıl davrandığımızı öğretiyor. Bazı insanlar kıtlık gelecekmiş gibi erzak aldı. Panik havasıyla ne kadar alacağını şaşırdı. Açlık dan ölecekmiş gibi alışveriş sepetlerini doldurdu. Kimi desenfekte kalmadı korkusuyla hastanelerden desenfekte ve maske çaldı, kimi tuvalet kağıdı aldı daha pahalıya satmak için internette ilan yaptı. Ve bunun gibi birçok mesele ve olaylar da insanın aslın da ne kadar acız ve nefsine düşkün olduğunu daha belirgin hale getirildi. Bu olayların hepsi bize ibret ve düşündürücü.

Bu yüzden Inanan insan için Ahiret inançını kişisel olarak sorgulaması önemli.

Esas virüs manevi virüslerdir sosyal ilişkileri çevreyi tabiatı insanı , kendini kişiliğini herşeyini bozan onu tahrip eden her şeydir aslında. ahlaksızlık , fırsatçılık, kin nefret , haksız uğursuz kişilikler vs . Azgın ve bozguncu kişiler . Insan kılığına bürünmüş virüsler . Bu tür virüsler maddi somut virüs gibi değil malesef . Tedavisi de çok zor , baş etmeside . Normal virüsün ilacı da bulunur tedavisi de gelir geçer o da diğer bulaşıcı virüsler gibi öldürülür o da. Evet yukarda yazdıklarım büyük bir risk her inanmış kişi için . Benim içinde öyle . Rabbim nasil ebabil kuslarini iste gerektiginde ebabil kusu gönderir, gerektiginde firavuna topal sinegi vesile eder canini alir, isterse inananlari nuhun gemisin de toplar inanmayanlari yok eder. V.s isterse virüs, mikrop, salgini, ile cekirge sürüsü saldirisi ile bizleri sinar. Hepsi bizler icin bir ibret ve icgözlem etmemiz icin uyanmamizi saglayan bir vaka. Hem Maddi yönümüZle hemde manevi yönümüZle emin olmak için sayılan maddi manevi bütün virüslerden arınmak lazım. Insan tabiikide herzam hem kendi inanç dünyasını hemde sorumlu olduğu çevreyi tabiatı heran gözden geçirmelidir. Iste ozaman insan insaniyet mertebesini kendi icgözlemiyle icselestirir. Ahlak, Kisilik, görgü terbiye meselesi. Seytanin Hz Ademe karsi tavri ile basliyor hersey.  Habil ile Kabil kardeslerden biri kardesini kiskanmasi ile devam ediyor.  Temelden cözülmesi zor zit görüs ve düsüncelerin ama insan herzaman kötülüklerden, olumsuz karakterlikten,  arindirmasi faydali olacaktir. Bunu da yapabilmek icin Cüzi irade ile siratil müstekil olan Kuran i Kerimdir.  Hadisler den islam terbiyesi ögrenilmecektir.  Görünmeyen birseye inanmayan bilim insanlari akil yürüterek Allahi, peygamberi,  Allahin verdigi nimetlerle Allahi bulabiliyoruz. Iste insanoglu kimseye el acma, diz cökme, sadece rabbine el ac bu ugursuz virüs den veba dan muhafaza eylemesi icin, kurtulmak icin dua etmek icap ediyor….